Geçen hafta TCMB faiz oranlarını arttırdı; her ne kadar bu artış piyasa yapıcı ankaların faiz oranlarını neredeyse pek etkilemese de, dolarda beklenen düşüş beklendiği gibi gerçekleşmedi. Dolarının TL karşısındaki artışı mı yoksa faizlerin mi artışı daha bir hayırlıdır tartışmaları ekonomi kanallarındaki yorumcuların kehanetlerine bırakırsak, ortada 2014 için bir gerçek var ki; her iki halde de ülkenin büyümesinde bir azalma olacak!
2013 verilerine bakarsak FED'in 10 milyar Dolarlık tahvil alımlarındaki azaltımının gelişen ekonomilere etkisini de kenara koyuyorum (ki Mayıs 2013'de sinyali verildi) , İthalatımız 251.7 milyar Dolar, İhracatımız 151.9 milyar dolar amiral gemilerinden turizm gelirleri ise 32.3 milyar Dolar... yani Türkçesi "Borç yiğidin kamçısıdır" borca battık, büyüdük ama bu büyümeyi sanayiye yani üretime yine yeterince aktaramadık! Yani yabancı sermayeye hasret yaşam devam edecek...
Yerel de olsa seçimler önümüzde, sonuçları genel seçim tarihlerini erkene mi aldırır bilinmez ancak istihdam piyasası açısından durağanlık, sermaye kaçışları sebebiyle belki artan işsizlik, Doların aşırı artmasıyla oluşabilecek iflaslar ve bunun istihdama etkileri malesef İK'cının gündeminden teğet mi geçer bilinmez ama umarm gündemi delip geçmez.....